Avrupa Birliği, antibiyotik kullanımını azaltmaya yönelik hedeflerine ulaşmakta zorlanıyor. Yeni yapılan bir araştırma, AB ülkelerinin, antibiyotik tüketimini hızla düşürme çabalarının yetersiz kaldığını ve bu durumun antibiyotik direncinin artmasına yol açabileceğini ortaya koydu. Antibiyotiklerin aşırı kullanımı, dünya genelinde halk sağlığı açısından büyük bir tehdit oluştururken, uzmanlar bu sorunun çözülmesi için daha etkili stratejiler uygulanması gerektiğini vurguluyor.
Araştırmada, AB ülkelerinin antibiyotik kullanım oranlarının yıllardır azalmadığı ve bazı ülkelerde bu konuda hala belirgin bir iyileşme kaydedilemediği ifade ediliyor. Özellikle bazı doğu Avrupa ülkelerinde antibiyotiklerin gereksiz yere reçetelenmeye devam ettiği ve halk arasında bilinç eksikliği olduğu belirtiliyor. Ayrıca, antibiyotiklerin hayvancılık sektöründe de yaygın kullanımı, bu sorunun boyutlarını büyütüyor.
Antibiyotik direnci, bakterilerin antibiyotiklere karşı doğal bir savunma geliştirmesiyle ortaya çıkar. Bu durum, tedavi edilmesi gereken enfeksiyonların daha zor tedavi edilmesine, hatta ölümcül sonuçlara yol açabilmektedir. Dünya Sağlık Örgütü (DSÖ) ve Avrupa Hastalık Öncesi Kontrol ve Korunma Merkezi (ECDC), antibiyotik kullanımının aşırı ve yanlış olmasının, dirençli bakterilerin yayılmasına yol açtığını ve bunun küresel bir sağlık tehdidi oluşturduğunu defalarca belirtmiştir.
Araştırma, AB ülkelerinin bu sorunu çözmek için bazı adımlar atmış olsa da, hızlı bir değişim yaşanmadığını gösteriyor. AB ülkelerinde bazı hükümetler, antibiyotik kullanımını sınırlamak için düzenlemeler getirmiş ve kampanyalar başlatmış olsa da, bu stratejiler genellikle yeterince etkili olmamıştır. Uzmanlar, kamuoyunun bilinçlendirilmesi, sağlık profesyonellerinin daha sıkı denetimi ve gereksiz antibiyotik reçetelerinin engellenmesi için daha kararlı politikaların uygulanması gerektiğini belirtiyor.
Antibiyotiklerin gereksiz kullanımı sadece bireyleri değil, toplumları da tehdit eden bir sorundur. Uzmanlar, antibiyotiklerin doğru şekilde ve yalnızca gerekli olduğunda kullanılması gerektiğini savunuyor. Eğer bu konuda daha hızlı adımlar atılmazsa, gelecekte daha fazla insanın tedavi edilemez enfeksiyonlar yüzünden hayatını kaybetmesi riski artabilir.