Uzmanlar, kumar bağımlılığının yalnızca yetişkinleri değil, ergenlik dönemindeki bireylerden başlayarak tüm yaş gruplarını etkilediğini vurguluyor. Dijital oyunlar, bahis siteleri ve kolay erişim imkânı, bağımlılığı daha da görünmez ve yaygın hale getiriyor. Psikolojik, sosyal ve ekonomik yıkımlara yol açan kumar alışkanlığı, bireysel değil toplumsal bir sorun hâline geliyor.
Geleneksel olarak kumar denildiğinde akla fiziksel kumarhaneler ve oyun salonları gelirken, günümüzde internet üzerinden oynanan dijital bahis ve şans oyunları büyük bir tehlike oluşturuyor. Özellikle genç bireylerin cep telefonları ve bilgisayar aracılığıyla eriştiği bu platformlar, erken yaşta bağımlılığın kapısını aralıyor.
Uzmanlara göre, ergenlik çağındaki bireyler risk alma eğiliminde oldukları ve ödül mekanizması yoğun çalıştığı için kumar gibi alışkanlıklara daha hızlı sürüklenebiliyorlar. Özellikle şu unsurlar dikkat çekiyor:
Bu araçlar, genç yaşlarda kumar alışkanlığı gelişmesine zemin hazırlıyor.
Psikiyatristlere göre ergenlik, davranış kalıplarının oluştuğu ve bağımlılık gelişiminin en hassas olduğu dönemlerden biri. Aile, okul ve sosyal çevrenin birey üzerindeki etkisi bu yaşlarda çok belirgin.
Uzman Klinik Psikolog Dr. Esra G., şu açıklamayı yapıyor:
“Ergenlerde kumar davranışı genellikle merakla başlar. Kazanma duygusu dopamin salgısını artırır ve bu duygu tekrar yaşanmak istenir. Zamanla kontrol kaybolur ve bağımlılık gelişir.”
Kumar alışkanlığının genç bireylerde akademik başarısızlık, aile içi çatışma, sosyal izolasyon ve depresyon gibi sonuçlar doğurabileceği belirtiliyor.
Kumar bağımlılığı yalnızca gençleri değil, her yaştan bireyi etkileyebilen psikiyatrik bir rahatsızlık olarak tanımlanıyor. Özellikle ekonomik sıkıntı yaşayan, iş kaybı ya da duygusal travma geçiren bireylerde bu tür davranışlar daha sık görülüyor.
Bağımlılığın belirtileri arasında:
Bu belirtiler, profesyonel destek alınması gerektiğini gösteren kırmızı bayraklar olarak değerlendiriliyor.
Uzmanlar, özellikle genç bireylerin kumar tuzağına düşmemesi için ailelerin ve öğretmenlerin rolünün büyük olduğunu vurguluyor. Önleyici yaklaşımın temelinde, sağlıklı iletişim ve bilinçli dijital kullanım alışkanlıkları yer alıyor.
Ailelerin dikkat etmesi gereken bazı noktalar şunlar:
Ayrıca okullarda bağımlılık karşıtı eğitimlerin artırılması, öğrencilerin riskli davranışlar konusunda bilinçlenmesini sağlıyor.
Kumar bağımlılığı, diğer davranışsal bağımlılıklar gibi tedavi edilebilir bir rahatsızlık. Ancak kişinin durumunu kabullenmesi ve yardım istemesi ilk adımdır. Türkiye’de pek çok ilde hizmet veren Yeşilay Danışmanlık Merkezi (YEDAM) gibi kuruluşlar, bağımlılıklarla mücadelede ücretsiz psikolojik destek sağlıyor.
YEDAM’da sunulan hizmetler:
Ayrıca 115 numaralı YEDAM Danışma Hattı, 7/24 danışmanlık sunarak ihtiyacı olan bireylere ulaşmayı amaçlıyor.
Alternatif tıpta yüzyıllardır kullanılan ve son dönemde yeniden popülerlik kazanan incir sütü, doğal bir şifa…
Ter kokusunun yalnızca hijyenle ilgili olmadığı, beslenme alışkanlıklarının da vücut kokusu üzerinde doğrudan etkili olduğu…
Hem tıp hem de bilgisayar mühendisliği bölümlerini eş zamanlı tamamlayan genç akademisyen, kendi deneyimlerinden beslenen,…
Doğadan toplanan mantarların her biri masum görünmeyebilir. Türkiye’de sıkça rastlanan bazı zehirli mantar türleri, ciddi…
Yaz mevsiminin etkisini artırdığı bu günlerde uzmanlar, aşırı sıcak havaların beyin kanaması riskini yükselttiği konusunda…
Alternatif tıp yöntemlerinden biri olan sülük tedavisinin caiz olup olmadığı merak konusu olmaya devam ederken,…